Tahkir eden kimsenin ifade özgürlüğü ile tahkire uğrayan kimsenin temel hak ve özgürlüklerinin çatışması durumu, işlenen fiilin hakaret suçu kapsamında olup olmadığına göre yargı mercileri aracılığıyla sonuçlandırılacaktır. (...) Okumak için tıklayınız.
Kadına yönelik şiddet ve sağlık çalışanlarına yönelik şiddet konusunda kanayan yaraların durdurulabilmesi için 118 milletvekilinin imzasını taşıyan Türk Ceza Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi Türkiye Cumhuriyeti Adalet Bakanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği tarafından sunulan habere göre TBMM Genel Kurulu’nda kabul edildi. (...) Okumak için tıklayınız.
İnsanın insan olması nedeniyle sahip olduğu ve zedelenmesinin istenmediği onuru, şerefi, haysiyeti, namusu, itibarı ve saygınlığının; toplumsal hukuk dışı kurallar bütününde -toplumsal anlayış ve kültür bakımından- korunmasının yanında ve muhafaza-i kıymeti içkin kurallar ile hukuk tarafından koruma altındadır. (...) Okumak için tıklayınız.
AİHM tarafından yayınlanan istatistiklere göre 2014 yılına kadar AİHM tarafından ifade özgürlüğü kapsamında verilen 591 kararın 248 tanesi Türkiye’ye aittir ve Türkiye, AİHM’ye üye 47 devletten yalnızca bir tanesidir. (...) Okumak için tıklayınız.
Devletin kadına yönelik şiddet ve ev içi şiddete karşı yürüttüğü, yürürlükteki, politikasının en geçerli unsuru ise 6284 sayılı Kanun’dur. (...) Okumak için tıklayınız.
Bir hukuk devletinin işlerliğini saptamak için öncelik, uygulama mekanizmalarının nasıl çalıştığı olsa da ortaya konan hukuki metinler de önem taşır. Bu yazıda bahsedeceğim hukuki metin, 2005 yılında (...) Okumak için tıklayınız.
Türk Tabipler Birliği’nin siyah kurdele subdomaini aracılığıyla da 7 Aralık 2020 tarihi itibariyle 225 sağlık çalışanının pandemi döneminde hayatını kaybettiğini öğreniyoruz. Tabip, diş tabibi, eczacı, hemşire, ebe ve optisyen ve sağlık hizmetlerinde çalışan diğer meslek mensupları tarafından bakanlığa iletilmiş COVID-19’un meslek hastalığı sayılmasına dair bir ortak talep de mevcut. (...) Okumak için tıklayınız.
Son birkaç yıldır çeşitli vesilelerle gündeme gelen idam meselesi öncelikle hukukun bir konusu olmakla beraber Türkçe hukuki literatürde karşımıza ölüm cezası şeklinde çıkmaktadır. (...) Okumak için tıklayınız.
İstanbul Sözleşmesi’nin tam adı Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesidir. Her şeyden evvel ismiyle müsemma bu metni alelade bir metin olarak görmemek, uluslararası hukukun bir parçası olduğunu özümsemek gerekir. (...) Okumak için tıklayınız.